Bizim Ufaklık instagram hesabında bir ay kadar önce Mira’ya ayakkabı almak için çokça araştırma yaptığımızdan ve ortada ayakkabı satıcılarının bile kötü yönlendireceği kadar yanlış bilgi olduğundan bahsetmiştim.
Kendisi yerinde duramayan bir bebek olduğu için o kadar araştırmaya rağmen zayıf noktamızı buldu ve evde giydiği patik sebebiyle düşmeyi başardı. Manzara ortada:

Bu olayın ardından ayakkabı seçimleri ile ilgili blog yazımı tamamlamaya ve hem kendime gerekli hatırlatmaları yapmaya hem de araştırma sonucunda öğrendiklerimi bir araya toplayarak seni de bilgilendirmeye karar verdim.
Bebeğin aslında doğduğu anda bile yürüme refleksine sahip ve ilk 3-4 ay boyunca ellerinden tutarak ayağa kaldırırsan olarak adım atma eğiliminde olduğunu fark edebilirsin. (Ama yapma, iskelet yapısı bu hareketi sık yaptığında zarar görecektir.) Dördüncü aydan itibaren bu refleksi kaybetmeye ve yürümeyi bir beceri olarak öğrenmeye başlar.
Yürüme sürecinde bazı çocuklar önce emekler, sonra yürümeye başlar; bazıları ise hiç emeklemeden adım atmaya başlar. Bu aşamada yürümeye hazır olmanın en büyük göstergesi bir yerlere tutunup ayağa kalkması, kimi zaman da bu pozisyonda ellerini bırakarak bir şeylerle ilgilenmesi.

Bebeğin tam olarak yürümesi ise 12-18 aylık olduğu zamana denk gelecek. Tabi bu zaman aralığı bebeğin gelişimine ve ailenin tutumuna göre değişiklik gösterebiliyor. Yine de çocuğun 18. ayda dahi yürümüyorsa yanlış giden bir şeyler olmadığından emin olmak için bir doktora danışmanı öneririm.
Çocuk yürüyene kadar ayakkabılarını bebeğin ayağını korumak, sıcak tutmak amacıyla giydiriyoruz. Ama yere basarken yürüme becerisini geliştirmesi için özel düşünülmüş ayakkabılar giymesi gerekecek. Üzerine basacağı için ortopedik açıdan, daha uzun süre ayakkabı giyeceği için ayak sağlığı açısından doğru ayakkabı seçmek çok büyün önem taşıyor.
Bu noktada bebeğin yürümeye başlar başlamaz ayakkabı giydirmene gerek yok. Adım atmaya yeni başladığı günlerde mümkünse çıplak ayakkabı ile dolaşsın. Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Alper Gökçe şöyle diyor: “Minik ayakların kum, halı gibi yumuşak yerlere yalın ayak temas etmesinde bir sakınca yoktur. Hatta yeri hissetmesi için önerilir. Basılan zeminin ısısı, temizliği ve yüzey düzgünlüğü dikkat edilmesi gereken noktalardır. Koruyucu olarak ayakkabı bu anlamda çok önem taşır.”
İlk Adım Ayakkabısı
Biz Mira için ayakkabı alışverişine çıktığımızda kafamız karıştı. Hastaneden çıkarken giydirilen ayakkabıları da, Timberland’in bot tarzı ayakkabılarını da “ilk adım ayakkabısı” kategorisinde önümüze sundular. Bir satıcı “ayağını tam saracak” derken diğeri “boşluk kalacak ki ayağı rahat etsin” dedi. İlk gün saatler harcayıp eve döndük çünkü oturup bir şeyleri internette doktor-öğretmen-anne-baba grubunun deneyimlerine bakarak kararlaştırmaya karar verdik. Hepsinin sonunda bizim de tecrübelerimizi eklediğim aşağıda görebileceğin “Bebek Ayakkabısı Satın Alma Rehberi” hazırladım.
Bebeğin Yürüme Sürecindeki 3 Aşama
Alacağın ayakkabıyı bebeğinin bulunduğu aşamayı göz önünde bulundurarak seçersen daha isabetli bir karar vereceksin.
- Henüz Yürümeye Başlamamış Çocuklar İçin Yürüme Öncesi Aşaması
Bu ayakkabılar çok yumuşak tabanlı, genelde üstü keten veya benzeri bez ayakkabılar. Tabanları genelde düze yakın oluyor. Asıl amaç çocuğun ayağını gün içinde korumak. Çocuğun hastaneden sonra giydiği ve gün içinde oyun oynarken, emeklerken kullandığı ilk ayakkabı bu. Sadece oyun, etkinlik ve emekleme anında veya dışarı çıkılırken giyecek, diğer tüm zamanlarda ayak çıplak kalacak. Günlük ortalama giyme süresi 1-2 saat kadar.
- Yürümeye Yeni Başlayan Çocuklar İçin Alışma Aşaması
Bu ayakkabıların tabanı biraz daha kalın ve altında çocuğun kaymasını engelleyecek önlemler var. (Sürtünme yaratacak silikon noktalar, tabandan daha yapışkan alanlar gibi) Çocuk artık kendi başına yürümeye başlayıp etrafta gezinirken bu ayakkabıyı giyiyor. Gerçek ilk adım ayakkabısı bu. Ev için patik veya çorap tarzı, dışarısı için yerden soğuk almayacak kadar kalın ve nispeten daha korunaklı ayakkabılar öneriyorum. Dışarıdayken arabasında veya pusetteyken bu ayakkabıları çıkarabilirsin. Patikler günlük giyme süresi 4-5 saat, dışarı ayakkabıları muhtemelen 1-2 saat (dışarıda bulunduğu ve yürüdüğü vakit önemli)
- Yürüyen ve Koşan Çocuklar İçin (Bağımsız Hareket Aşaması)
Bu ayakkabılar ilk ikisine göre daha sert tabanlı ve dayanıklı oluyor. Çocuk dışarıdayken sürekli bu ayakkabıları giyiyor. (İç mekanda yine patik tarzı ayakkabılar giyebilir.) Ortopedik yapısı çok ama çok önemli çünkü hareket yeteneği arttığı için ayaklara ciddi bir yük biniyor.
Bebek Ayakkabısı Seçerken Kullanılacak Kontrol Listesi
1. Doğru büyüklükte olmalı: Ayakkabı topuğunun vurduğunu, tırnağının acıttığını veya ayakkabının büyük geldiğini bebeğin sana söyleyemeyecek. Bunu sen kontrol etmelisin. Ayakkabı kaymasın ve sıkmasın yeter. Ayakkabının doğru numara olduğunu şöyle kontrol edebilirsin:
- Ön boşluk: Bebeğin ayak başparmağı ile ayakkabının ucu arasındaki mesafeyi kontrol etmelisin. Parmak ayakkabının burnuna ne değmeli, ne de burundan çok uzak olmalı.
- Genişlik: Ayakkabı ayağı yanlardan sıkmamalı ama çok da boşluk kalmamalı. Bebek ayakları farklı genişlikte olduğu için en zorlandığın konu bu olabilir.
- Topuk: Bebeğin ayakkabıyı giymişken ayakkabıyı aşağı doğru çekmelisin. Eğer ayakkabı çok kolay çıkıyorsa büyük, hareket edip zorlanıyor fakat çıkmıyorsa ideal, eğer hiç hareket etmeyip kalıp gibi ayağını sardıysa küçük.
2. Hafif olmalı: Bebeğin zaten yeni bir beceri öğreniyor ve zorlanıyor. Ağır bir ayakkabı çocuğun dengesini bozabilir ve yürümesini zorlaştırabilir, çabuk yorulmasına sebep olabilir. Bu sebeplerle ağır bir ayakkabı çocuğun yürüme şevkini kıracaktır.
3. Esnek olmalı: Eğer ayakkabının tabanı çok sert olursa bebeğinin hareket kabiliyetini kısıtlar ve iskelet / kas sistemine zarar vererek gelişimini olumsuz etkiler. Ayakkabının burun kısmı en az 40 derece bükülebilmeli. Ayakkabıyı eline al, eğ, bük, esnekliğini kontrol et. Eğer satıcı durumdan hoşnut değilse zaten bebek ayakkabısı seçmekten anlamıyordur. Ayrıca eğer elindeki ayakkabı bu kadarcık denemeyle kötü olacaksa o da iyi bir ayakkabı değildir, onu almamalısın.
4. Topuk kısmı daha sert olmalı: Ayakkabının arkası topuğu tutup kavramalı ve ayağın içinde çok hareket etmesine izin vermemeli. Çocuk henüz stabil bir şekilde yürümediği için ayakkabının topuk kısmı üstüne binecek yük ve gerilmelere karşı dayanıklı olmalı.
5. Kaymaz tabanlı olmalı: Düşme riskine karşı ayakkabının altında sürtünme yaratacak bir malzeme ile önlem alınmış olmalı. Bu yazıyı hazırlamamın sebebi tam da bu özellikle alakalı: Mira’nın evde giydiği patiklerin altındaki silikon noktalar zamanla erimiş. Patiğin altı çok kaygan bir hale gelmiş. Önce banyonun girişinde düştü, 2 hafta kadar sonra da çalışma odasında düştü. İkisinde de alnı aynı yerden kocaman morardı. Tabi geceyi hastanede geçirmek de işin cabası.
6. Cırtcırtlı veya lastikli olmalı: Toka ve bağcık şık gözükebilir fakat kullanışlı değil. Çocuk onları açıyor, hem seni uğraştırıyor hem de bağcıklara takılıp düşebiliyor. Ayrıca kimi zaman ayakkabı giymek istemeyecek. Emin ol, bebeğin ağlarken bir yandan bileklerini acıtmadan ayakkabı giydirip bir yandan bağlamak –özellikle diğer yandan bebek bağcıkları çözerken- gerçekten yorucu.
7. Nefes almalı: Çocuğun ter bezleri henüz gelişmemiş olsa da ayağı terliyor. Nefes alan ayakkabılar çocuğun ayağının kokmasını ve terleyip soğuk hissetmesini engelleyecektir.
8. Tahriş etmemeli, alerji yapmamalı: Piyasada kalitesiz hatta zararlı ürünlerle üretilen ayakkabılar mevcut. Ayakkabıyı almadan önce mutlaka internet üzerinden marka araştırması yapmalı ve daha önce satın alan anne-babaların görüşleri incelenmeli. Özellikle şikayet sitelerindeki yorumlar okumak karşılaşma ihtimalin olan sorunları ortaya çıkaracaktır.

9. Amacına uygun olmalı: Yazlık yere giderken ıslandığı halde kolay kuruyan ve delikleri olan, deniz kenarına giderken suya dayanıklı ve çabuk kuruyacak, ayağı kavrayan (kumu içine en az alacak, ayaktan kayıp çıkmayacak çorap tarzı – biz Mira için yazın slipstop tercih ettik) sokakta gezecekse yerden soğuk almaması için tabanı nispeten kalın, kışın giyecekse bot tarzı ayakkabı seçmelisin.
10. Kıyafetleri ile uyumlu olmalı: Bebeklerin ayakları çok hızlı büyüyor. 4 yaşına gelene kadar her yıl ortalama iki numara büyüyecek. Özellikle ilk ayakkabılarını 3-5 ay giyecek, sonra ayakkabı ayağına küçük gelecek. Bu yüzden aynı numaradan 3-5 farklı ayakkabı almak mantıksız. Kıyafetlerinin geneliyle uyumlu tarz ve renkte (veya birçok kıyafetle uyacak güvenli renkler olan siyah, lacivert, gri, kahverengi) ayakkabı seçebilirsin.
11. Uygun fiyatlı olmalı: Az önce söylediğim gibi 3-5 ay giyeceği bir ayakkabı için yüksek fiyatlar ödemene gerek yok. Yüksek fiyatlı daha kaliteli anlamına gelmiyor. Bu yüzden buradan artan bütçeyi çocuğun başka bir masrafına aktarabilirsin.

Şunlara Dikkat Etmelisin:
Özetle: Bir yetişkin ayakkabı alırken neler yaparsa hepsini yapmak gerekiyor. Şimdi sebepleri ve detaylarıyla bakacak olursak;
- Ayakkabıyı almadan önce denemek gerekiyor. Bu yüzden bebeğin henüz yorgun düşmemiş, yürümeye istekliyken ayakkabı alışverişi yapmak gerekiyor.
- Sürekli oturan veya kanguruda gezen çocuğun da ayağında ufak şişmeler meydana gelebileceği için gereğinden büyük ayakkabı alma ihtimalin var. Bu sebeple ayakkabı almak için ideal saat olarak öğleden sonralarını önerebilirim. Sabah alınan ayakkabı küçük, akşam alınan ayakkabı büyük gelebilir.
- Ayakkabıyı giydirip yürütmelisin. Eğer çocuk henüz yürümeyi bilmiyorsa ellerinden destekleyebilirsin. Çocuk ayağındaki hissi başta yadırgayabilir, ayaklarını kaldırabilir ama gün içinde birkaç kere deneyince alışacaktır. Yürürken mümkünse yüz hareketlerinden ayakkabının konforunu anlamaya çalışabilirsin.
- Yürürken bebeğin ayağının ayakkabı içinde hareket edip etmediğine dikkat etmelisin. Belirgin bir hareket hem ortopedik sorunlara hem de çocuğun bileklerini incitmesine sebep olabilir.
- Ayakkabıyı mevsime uygun çorapla denetmelisin.
- Ayakkabıyı ayağından çıkarttığında ayakta iz kalmamalı.
- Bebek ayakkabılarında ayakkabıya alışma, vurma, sıkma, ayakkabının sonradan açılması diye kavramlar yok. Bu yüzden ayakkabıyı çıkarınca ayakta iz veya kızarıklık kalmamış olmalı. Özellikle birkaç gün kullanıma rağmen çocuk ayakkabıyı sürekli çıkarmak istiyorsa, normalden farklı yürümeye başladıysa ya da yürümemekte ısrar ediyorsa ayakkabı onu rahatsız ediyor olabilir.
- Bir önceki ayakkabı numarasını referans almamalısın. Çeşitli markalar standardize olmamış numaralandırma ve beden sistemleri kullanıyorlar. Bu sebeple kendi içlerinde bile tutarlı olamayabiliyorlar.

Görebileceğin gibi, bir ayakkabı seçimi bile ne kadar detaylı. Aslında kendimize ayakkabı alırken bütün bunlara farkında olmadan dikkat ediyoruz. Ama bebeğimiz henüz konuşamadığı için onun adına da tüm olasılıkları tek tek düşünmemiz gerekiyor.
Ben bu listeyi kısaltarak telefonumdaki not defterime kaydediyorum ve gittiğim yerlerde kontrol listesi olarak kullanıyorum.
Sen ayakkabı seçerken nelere dikkat ediyorsun? Atladığım herhangi bir konu var mı? Aşağıya yorum yazabilirsin. Ayrıca instagram üzerinden mesaj yoluyla veya bizimufaklik@odkem.com mail adresinden ulaşabilirsin.
Burada paylaştığım yazılardan Bizim Ufaklık podcast’te de bahsediyorum. Yayını iTunes, Youtube, Podcast Addict, Anchor ve diğer birçok büyük podcast dağıtımcısından dinleyebilirsin.